Muhterem, bu sabahki programda TUSIAD ile ilgili yorumunuzu dinleyince bu yazıyı yazmaktan kendimi alıkoyamadım doğrusu.. Siz nasıl bir gazeteci ve yorumcusunuz Allah rızası için?
Şu “YÜREK” katsayınızı biraz arttırmayı hiç mi beceremiyorsunuz gerçekten de? Hani birazcık.. Yoksa zaten öyle bir eksikliğin farkında mı değilsiniz?
Programda, TUSIAD Başkanına verdiniz veriştirdiniz; “Yok kelimeleri seçmeliymiş.. Yok profesyonel yardım almalıymış.. Ortalık zaten gerginmiş daha germeye ne gerek varmış” filan falan..
Bu görüşünüzü beyan edip adamı ciddi şekilde yererken (tabii her zamanki nezaketiniz dahilinde), bazı muktedirlerin ülkeyi “onlar, sizler” diye bölmeye devam ederek neredeyse iç savaş eşiğine yaklaştırmakta olduğunu da beyan edecektiniz de unuttunuz mu yoksa?
Birincisi, TÜSİAD başka ülkenin STK sı mı? Bu ülkedeki olaylar ve fecaat gidiş – hatta malum kişilerin söz konusu kamplaştırması – sonucu Allah korusun insanlarımız sokaklarda birbirini yerse bu durum TÜSİAD ve üyelerini de etkilemez mi? (ve hatta özellikle bizzat zatıalinizi de, muhteşem programlarınızı nerede yapıp ansiklopedik bilgilerinizi paylaşırsınız insanlar sokaklarda birbirini kasatura ve hatta silahla kovalarsa)
Adam “YÜREĞİNİ” ortaya koyup “belki bazı iflah olmazlar ve de eğitimsiz vatandaşlar ayılır” diye GERÇEĞİ insanların dikkatine getirdiğinde bu uygunsuz oluyor da, zatıalinizin o ekranda insanlarla gerçekleri korkmadan, çekinmeden paylaşmak üzere bulunması gerekirken (ve esasında kafanızdan geçenleri de üç aşağı beş yukarı çoğu insan tahmin edebiliyorken) sırf iktidarı elinde tutan çevreye (tabii ki patron dahil bu durumda ) batıp da “İRTİFA” (?) kaybetmemek için ortadan konuşarak gerçek gazetecilik görevi mi yapmış oluyorsunuz, muhterem?
Siz profesyonel destek alarak mı çıktığınız TV ekranında ha bire “LAFAYETTE, KNIGHTSBRIDGE” vs muhabbetleri yapıyorsunuz, daha Türkçe’ yi bile doğru dürüst telaffuz edemeyen vatandaşlar entelektüel seviyelerini (?) geliştirsinler diye herhalde…. ?
Gönül isterdi ki, birazcık ekrana beraber çıktığınız “ADAM”dan esinlenesiniz…
Konuştuğu zaman insanı pür dikkat dinleten ve teyid edilmiş gerçekler neyse son derece kibar bir şekilde ve TIRSMADAN “straight to the point” (hani daha iyi anlaşılsın diye) gözlemini, tespitini ve fikrini insanlarla paylaşabilen – ve eminim ülke çıkarını her zaman kişisel menfaatinin (örneğin hafta sonu bir sohbet programını cepte tutmak gibi) üstünde tutabilme erdemine sahip bir ADAMdan bahsediyoruz hani …
Ama durum pek de umutlu değil şu ana kadar görüldüğü kadarıyla.. Çünkü yüzde yüz eminim ki bilhassa sosyal medyada (sabırla okuduğunuzda mutlaka görüyorsunuzdur) yüzlerce tenkide rağmen (küfür ve hakaretten bahsetmiyoruz asla) pek de fazla bir şey değişmediği görülüyor zatıalinizin sergilediği performansta…
Ama haksızlık etmeyelim doğrusu; Siz de buna karşılık hepten de duyarsız kalmıyorsunuz tabii ki..
En azından bir tenkit aldığınızda hemen basıyorsunuz BLOKU.. Oh ne güzel, zira o zaman bütün yukarıda yazılanları halletmiş oluyorsunuz.. Değil mi benim entel kardeşim?
Allah inşallah iyilikler nasip eder yeni yılda, zatıalinize de da birazcık “cesaret” ekrana çıktığınızda, sizi dinleyen insanlarla gerçekleri korkmadan paylaşabilmek için..
İYİ SENELER
Editör
