17 ve 25 Aralık operasyonları bazılarına öyle soğuk duş oldu ve korkulu rüyalar görmelerine sebep oldu ki, mutlaka bir karşı hareket başlatmak gerekiyordu. Zaten emrinizde bu konuda (algı operasyonu düzenleme vs) son derece becerikli ve uzman ekip olunca bu iş de zor olmuyor tabii..
Her ne kadar “ve hiç şüphesiz ki” devlet içinde kılcal damarlara kadar sızmış belirli güç odaklarının yandaş kadroları varsa da (aksini söylemek safdillik olur tek kelimeyle) işin garip tarafı şu ki, Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda Türk ordusunu yerle bir eden “organize” operasyonlar yürütüldüğünde millet bas bas bağırırken “bu deliller düzmece, bu işin içinde önemli ve profesyonel organizasyonlar – muhteremin ifadesiyle çete – var diye, bugün her konuşmada neredeyse “paralel, paralel” diye papağan gibi tekrarlayan güç sahipleri kılını bile kıpırdatmıyor ve “YARGIYA GÜVENİN”, “Biz yargıya müdahale edemeyiz” demagojissini yapıyorlardı..
Ne zaman ki öküz öldü ortaklı bozuldu ve söz konusu organizasyonun ortaklarının arasına kara kedi girip onları kanlı bıçaklı hale getirdi, işte o zaman “devletin içinde” uzaktan kumandalı, yani emirle çalışan kadrolar olduğu anlaşıldı (sanki daha önceden onlarla birlikte iş tutulmamış gibi) ve bunlar “ŞER YUVALARI, ÇETE, PARALEL” gibi gayet yaratıcı lakaplarla anılmaya başlandılar…
İş o kadar ileri gitti ki, vaktiyle günahsız Türkiye sevdalısı ve 90 yaşında unutulmaz bir kahraman kadını sabah 5-6 gibi (karga … yemeden diyoruz ya hani) yatağından kaldırıp merkeze götürerek söz konusu ortaklıkta kendine düşen görevi başarıyla yapan emniye mensupları bile gün geldi paralel ilan edilip içeri tıkıldı.. Şeytanın aklına bile gelmezdi bu kadarı..
Şimdi uzun süre hizmet ettiği makamında muhteremin bir dediğini iki etmeyen ve önüne gelen her kanun teklifini istenen doğrultuda imzalayan, ama buna rağmen neticede malum şahısa yaranamadığı aşikar olan (saf dışı edilerek) muhterem sabık Çankaya sakini de ister misiniz ileride şu anda aklımıza bile getirmek istemeyeceğimiz böyle ithamlara muhatap olsun..
Yok canım işte o kadarı da olmaz diyorsunuz değil mi? Öyleyse lütfen aşağıdaki linkte yayınlanan yazıyı bir okuyunuz ve şunu unutmayınız; Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz…
Yazı şöyle başlıyor;
MHP Abdullah Gül’ün de ‘paralel’ suçlamasına maruz kalabileceğini iddia etti.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından hükümet cephesinde atanmışlar tarafından seçilmişlere karşı bir tasfiye hareketi uygulandığını ifade ederek, “Yakın bir zamanda Abdullah Gül ve önde gelen bazı eski olacak AKP yöneticilerinin dahi paralel suçlamasına maruz kalması şaşırtıcı olmayacaktır” dedi.
ve devam ediyor: http://www.ulkucumedya.com/ak-parti-abdullah-gulu-paralel-ilan-edecek.html
Editör
