Kılıçdaroğlu: ““Millet kendi vekilini seçmiyor. Lider listeyi yazıyor millete oy ver diyor”

Kemal Kılıçdaroğlu katıldığı bir programda ilginç açıklamalar yaptı; KK seçim sistemine değinerek şunları söyledi;

“Millet kendi vekilini seçmiyor birbirimizi kandırmayalım. Sadece ön seçim yapan biziz. Lider oturuyor, arkadaşlarını topluyor milletvekili listesini yazıyor millete oy vereceksin diyor. Kim getirdi bunu darbeciler. Kim karşı çıkıyor biz. Pek çok ülkede örneği var onları getirelim dedik evet demediler. Ayrıca biz hak ve özgürlüklerin daha da güçlenmesini istiyoruz. Güçler ayrılığı arasında ihtilaf çıktığı zaman bunu kim çözecek? En somut örneği cumhurbaşkanının tarafsızlığı. Meydan meydan gezdi. Bir parti lehine konuşamazdı. YSK’ya bildirdik. Seçime müdahale ediyor diye. YSK da benim işim değil dedi. Başka bir organa başvurduk o da benim işim değil dedi. Eee kimin işi bu? Bütün bunları teklif ettik kabul edilmedi. Masayı kendileri kaldırdı. Çekildik ya da vazgeçtik değil.”

Şimdi hangi partiden veya görüşten olursa olsun bu iddianın aksini savunabilecek kişi var mıdır, elini vicdanına koyup. Yani vekilleri halk mı tespit ediyor gerçekten de yoksa lider mi (veya etrafıyla birlikte)? Halka ne düşüyor kala kala? Liderin işaret ettiklerine (daha doğrusu ona bile değil doğrudan o partiye) oyunu atmak.

Pekiyi netice ne oluyor bu durumda? Lider “elini kaldır oy ver” diyor vekilde buna uygun davranıyor. Ya davranmazsa? O zaman da ilk seçimde “kovuluyor” (genellikle), yani bütün özellikle maddi (veya güç) imkanları elinden alınmış oluyor. Şimdi bu durumda meclis “milletin iradesi mi” yoksa liderin iradesi mi olmuş oluyor?

Çok basit bir soru değil mi, ne olur bir an için de olsa düşünün yahu, beyniniz eskimez merak etmeyin…

Pekiyi, parlamentoda çoğunluk iradesini eline geçirmişse bir adam (yani parlamentoya istediğini doğrudan yaptırabiliyorsa) bunun adı ne oluyor, milletin iradesi mi yoksa “tek adamın” iradesi mi?

Daha da ileri gidelim, aynı tek adam doğrudan veya parlamento (ki kendi hakimiyeti altına almıştır) yoluyla nerdeyse tüm yargıya da kendi istediği kişileri tayin edebiliyorsa nasıl olur durum pekiyi? Hele bir düşünmek lazım…

Bitmedi; Üstelik aynı adam bir de yürütmeyi de tamamıyla kontrol edebiliyorsa, hatta yeni getirilecek bir sistemle onun başı haline gelmişse (ki emniyet güçlerinin de amiri oluyor) nasıl bir resim görüyoruz bu durumda?

İşte onun için iyi düşünmek lazım, ey insanlarımız. Burada ne CHP ne AK Parti ne MHP ve diğeri söz konusu değil. Öncelikle sistemin ne kadar sıkıntılı olabileceğini düşünmek lazım. Doğrudur, bugün birçok yetkiyi zaten elinde tutan ve nerdeyse her istediğini yaptıran bir kişi söz konusu. Tabii ki bu da insanları ciddi şekilde ürkütüp korkutuyor. Ama başkası da olsaydı KATİYETLE ve KATİYETLE bu sistemin büyük risk taşıyabileceği hususu aynen mevzu bahis olabilirdi. Hele bugünkü şartlarda hiç şüphesiz ki öyle görünüyor…

Onun için “iyi düşünmek lazım” ey vatandaş, takım tutar gibi fanatik olmadan düşünmek …

Like it? Share it!

Leave A Response