Meral Akşener Türkiye için yeni bir umut kaaynağı olabilir mi gerçekten de?

Evet başlığımız aynen de böyle… Bahçeli’nin uzun süredir “süre gelen” dengesiz ve tutarsız siyaset manevralarıyla birlikte Türkiye’nin karşısına bir MERAL AKŞENER gerçeği çıktı..

Bahçeli’nin yanlış politikaları ve MHP’yi iktidarı elinde tutan kişiye “yar” (?) etmesinin ardından parti içinde ve de esas olarak tabanda meydana gelen infial rüzgarını gayet de iyi değerlendiren AKŞENER, artık bu “eskimiş” ve daha beteri ne yapmak istediği bir türlü anlaşılamayan siyasetçiyi koltuğundan indirmenin zamanı geldiğini dost düşman herkese ilan etmiş oldu..

Düşman ifadesini de bilinçli kullanmış olduk bir bakıma, zira Meral Hanım böyle yaparak, şu anda “ülkeyi bir parmak işaretiyle istediği yöne sürükleyecek kadar avucuna almayı başarmış” olan kişi için de büyük bir tehdit oluşturmaya başladı. Daha da açık bir ifadeyle, Akşener’in MHP’nin başına gelmesi demek ondan sonra AKP’nin dümen suyunda gitmeyecek bir MHP yönetimi demek aynı zamanda.. Diğer bir deyişle malum iktidar sahibinin başkanlık hayallerine bir nokta konulması riski demek oluyor aynı zamanda.. Bu açıdan bakıldığında, malum kesimin Akşener’e ne kadar sempatiyle (?) bakabileceğini tahmin etmek zor olmasa gerek.. Hatta tahminin de ötesinde sırf Meral Hanım’ın yoluna taş koymak gayesiyle kurultayı yaptırmamak adına Adalet Bakanı’nın işini gücünü bırakıp konuya nasıl müdahil olduğunu çok yakın zamandan hatırlamamak mümkün değil, sanırız.

Şimdi ise 19 Haziran 2016 Pazar günü kurultay yapılacağını biliyoruz. Ne iyi ki adalet mekanizması en sonunda böyle karar vermiş bulunmakta. İşin tuhaf tarafıysa Bahçeli isimli “prestijini yitirmiş” siyasetçi halen de buna direnmekte ve parti tabanında (ve de hiç şüphesiz tüm ülke çapında) toplamış olduğu antipatiyi daha da kuvvetlendirmeye devam etmektedir. Tabii bu kişinin yıllardır işgal etmekte olduğu koltuktaki mesaisinin sonuna geldiği çok açık anlaşılmaktadır.

Akşener’e gelince belki de gerçekten çok önemli bir fırsat olabilecektir ülke adına, daha da önemlisi tek adam rejimi şeklinde değiştirilmek istenilen “DEMOKRASİMİZ” adına.. Yeter ki ilk adım olarak seçilmeyi başarsın ve ondan sonra da şu an insanlara verdiği sözlerinin arkasında dursun.. Gerçek bir demokrasi savaşçısı olsun … Meral Hanım’a göre, kendisinin çok ciddi bir rakam olarak görülebilecek yaklaşık yüzde 20 lik bir oy potansiyeli mevcuttur ve hiç şüphesiz ki gözünü doğrudan “ana muhalefet” partisi pozisyonuna dikmiş bulunmaktadır.

Uzun lafın kısası, MHP’de bir kan değişikliği gerçekten de olmazsa olmaz durumuna gelmiş bulunmaktadır ve umulur ki en kısa sürede bu hanımefendi bu hareketin başına geçerek insanların yeşeren umutlarını boş çıkarmayacak bir performans sergiler ülkemiz ve insanımız adına.

Editör