Ak Parti hükümeti ve özellikle de cumhurbaşkanlığı makamındaki şahsın AB’ile ilişkleri konusunda pek de umursar bir tablo çizdiğini söylemek mümkün olmasa gerek. Zira özellikle Erdoğan ve hatta Yıldırım ve Çavuşoğlu’nun son günlerde “rest” çeken bir söylem benimsemeleri bunu gösteriyor. Pekiyi en sonunda bu nereye kadar...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Parti Meclisi toplantısının açılışında bir konuşma gerçekleştirdi ve konuşmada Erdoğan’a hitaben şunları da söyledi: “Kendisine Salı gününe kadar izin veriyorum. Şu karın ağrısı işini bir açıkla kardeşim, niye açıklamıyorsun? Benim karnım ağrımıyor. Ama senin karnının ağrımasını...

Bu ülke kendi içindeki düşman ve hainlerden çektiği kadar İngiliz, Alman ve Yunanlısından bile çekmemiştir gerçekten.. Yüce Atatürk’ün de ifade ettiği gibi “kendi içinden çıkan çok sayıda cahil ve menfaat düşkünleri” en büyük zararı yazmışlardır, tarihe bakıldığında – kimse gak guk demesin çünkü çok net olarak...

İnsanın gerçekten kanı donuyor ya; Bu nasıl bir vicdansızlık, nasıl bir onur kaybı, nasıl bir adaletsizlik ve şuursuzluktur.. Adam yani senin rakibin çıkmış “ALKIŞLIYORUZ” diye son derece medeni, barışcı ve akıllı bir seçim kampanyası başlatmış.. Adam “YUHALIYORUZ.. DÖVECEĞİZ, ÖLDÜRECEĞİZ” filan demiyor.. Gayet medeni...

Ülkenin tarihinde yaşayacağı “herhalde” EN ÖNEMLİ seçimlerden biri olacak olan HAZİRAN 2015 seçimleri yaklaşırken ortalık kan revan içinde yine, siyasi gelişmeler ve seviyesizlik, saygısızlık ve acımasızlık açısından.. Siyasiler birbirlerini resmen “dövüyorlar” (mecliste).. Gazeteler ve de bilhassa iktidar yanlısı TETİKÇİ...

Geçenlerde “AK” SARAY’da yapılan karşılama töreninde uygulanarak ülkede geniş tartışmalara yol açan tarihteki 16 Türk devletinin askerleri gösterisi ile  ilgili bir yorum da AYM Başkanı Haşim KILIÇ’ tan geldi. Kılıç konuyla ilgili olarak cumhuriyete bağlılığını ifade etmek üzere çok ilginç bir üslup kullandı. Kılıç...

Seçimler yaklaştıkça ve en tepedeki şahıs rejim değişikliği ile ilgili beklenen adımlarını birer birer atmaya başladıkça, ülkede “medeni, laik, gerçek demokratik ve insan hak ve hürriyetlerinin kısıtlanmadığı” bir yönetimi savunan – daha doğrusu bunun elden gitmesinden korkan – kesimleri daha büyük bir endişe almış...

Her taraf toz dumanken, ortalık ipsiz sapsız bir sürü tip ve vukuat ile birbirine girmişken ve malum siyaset uzmanları yine yapay ajanda oluşturarak milletin dikkatini kendi büyük YANLIŞLARINDAN öteye çekmeye çalışırken, bir hanımefendi çıkıp öyle bir “GEZİ ZEKASI” ürünü getiriyor ki gündeme “şapka çıkarmamak” mümkün...

Muhterem, bu sabahki programda TUSIAD ile ilgili yorumunuzu dinleyince bu yazıyı yazmaktan kendimi alıkoyamadım doğrusu.. Siz nasıl bir gazeteci ve yorumcusunuz Allah rızası için? Şu “YÜREK” katsayınızı biraz arttırmayı hiç mi beceremiyorsunuz gerçekten de? Hani birazcık.. Yoksa zaten öyle bir eksikliğin farkında mı değilsiniz? Programda, TUSIAD...

Beğenin beğenmeyin, bazen çekinmeden ve de kıvırmadan laafı oturtuyor ve de arkasında da duruyor. Örneğin CB seçiminde “tıpış tıpış gidecekler” tarvrı gibi.. CHP lideri şimdi yine hem de “ÇOK” doğru bir noktaya batırmış iğneyi; Malum, bizim enteller birçok şeyi ve de bilhassa vatan memleket meselelerini rakı masalarında...