Sabık Bakan Zafer Çağlayan hakkında ABD’de dava açıldı… Şimdi ne olacak?

Bilindiği üzere çok yakında ABD eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan hakkında ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını ihlal ettiği iddiasıyla dava açtı.Bu durum özellikle ÇAĞLAYAN (ve tabii diğerleri) için çok can sıkıcı bir durum oluşturdu. Zira kendileri bundan böye ABD’ye ayak basma şansını kaybetmiş oldular, çünkü muhtemelen böyle bir durumda hemen tutuklanıp mahkemeye sevk edileceklerdir..

Burada dikkat çekilecek konu ne kadar acıdır ki Türkiye’nin (tabii ki adalet makamlarının) vaktiyle yapması gereken ama başka kaygılarla – ki ne olduğunu esasında hepimiz biliyoruz – resmen hasır altı edilen adil ve doğru dürüst yargılama prosedürleri şimdi muhtemelen ABD tarafından uygulanacak ve uygulanıyor… Hiç kaçış yok yani, orası ABD ve yargıçlar gerçekten bağımsız orada. Onun için çok açık görülüyor ki yalnızca Çağlayan ve diğerleri için değil, Türkiye için de (Ak Parti en üst yönetimini de ilgilendirmek üzere) oldukça zor bir süreci başlatmış oldu ABD’deki yargı mekanizması.

Konuyla ilgili haber de şöyle; 

ABD’DE eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan ve eski Halkbank yöneticisi Levent Balkan hakkında iddianame hazırlandı ve mahkemeye sunuldu. Eski Başsavcı Preet Bharara’nın yerine New York Güney Başsavcılığına vekaleten bakan Joon H. Kim tarafından hazırlanan son iddianamede Çağlayan ve Aslan yaptırımların ihlali için komplo ve işbirliği yapmakla suçlanıyor.

İddianame, halen ABD’de tutuklu olarak yargılanan İran asıllı Reza Zarrab aleyhinde devam eden davada yeni bir aşama oluşturuyor. İddianamede sanıklar, “Amerikan finans sistemini kullanarak İran hükümeti ve başka İran kurumları adına, yüz milyonlarca dolarlık yaptırımlarla yasaklanmış işlemi planlamak ve bu amaçla işbirliği yapmakla” suçlanıyor. Böylece, Güney New York Federal Mahkemesi’nde 30 Ekim’de başlaması planlanan Reza Zarrab davasında iddianame dördüncü defa yenilenmiş oldu.

53 sayfadan oluşan yeni iddianameye ilk olarak mallara el koyma (müsadere) talebi getirildi. İddianamede zanlıların kara para aklarken kullandıkları takibi yapılabilecek mal ve mülklerinin durum tespit süresince bulunamaması, satılmış ya da üçüncü şahıslara devredilmiş olması halinde dahi ABD hükümetinin zanlıların diğer mallarına el koyma hakkının bulunduğu belirtildi.

ABD Adalet Bakanlığı internet sitesinden yayımlanan iddianamede; Zafer Çağlayan, Süleyman Aslan, Levent Balkan ve Zarrab’ın kuryesi Abdullah Happani’nin halen yargılamaları süren Reza Zarrab, Mehmet Hakan Atilla, Mohammad Zarrab, Camelia Jamshidy ve Hossein Najafzadeh ile aynı sistem içinde hareket ettikleri savunulurken, Süleyman Aslan’ın genel müdür, Mehmet Hakan Atilla’nın, uluslararası bankacılıktan sorumlu genel müdür yardımcısı, Levent Balkan’ın da Atilla’nın yardımcısı olduğu suçların da Halkbank üzerinden işlediğini ileri sürüldü.

Like it? Share it!