İstanbul Üniversitesi “İşletme Fakültesi’ne” Dokunmayınız!!!

by editor | Pazar, Nis 22, 2018 | 3323 views

Bundan yıllarca önce 1968 yılında Türkiye’de yepyeni “PIRIL PIRIL” bir irfan yuvası (eskilerin tabiriyle – ki bu satırların yazarı da oldukça eski), modern bir hizmet anlayışına ve büyük ideallere sahip bir eğitim kurumu hizmete girdi: İŞLETME FAKÜLTESİ

Rahmetli profesör ve büyük insan Mehmet OLUÇ’ un (ve arkadaşları tabii) büyük özveri ve çok değerli çalışmaları neticesinde ülkemiz ilk defa ciddi anlamda ekonomi ve iş dünyası için YÖNETİCİ yetiştirebilecek bir eğitim kurumuna kavuşmuş oldu.

İstanbul Üniversitesine bağlı olarak faaliyet gösteren bu fakülte yıllarca (ve yıllardır) değerli İŞLETMECİ bireyleri iş dünyasına sundu. Yalnızca işletme konusunda değil, diğer birçok sosyal ve beşeri konuda bile büyük katkı sağladı öğrencilerine. Bugün, buradan mezun birçok değerli insan iş dünyasında ülke ekonomisinin gelişmesine katkı vermektedir.

İşletme Fakültesi’ne Kenan Evren zamanında da Rumelihisarı mevkiindeki yeri elinden alınıp bu güzide kurum Avcılar gibi çok uzak bir konuma adeta sürülerek yine haksızlık yapılmıştı. Fakat İşletme Fakültesi yeni yerinde tekrar gelişerek ülkenin en kıymetli eğitim kuruluşlarından birisi olduğunu ispat etmekte gecikmedi.

Bugün neden olduğu hakikaten anlaşılması zor bir şekilde tekrar adeta bir “YOK SAYILMA” tehlikesiyle karşı karşıya bu çok değerli ve de 50 yıllık köklü kuruluş.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan yasa tasarısı ile kuruluşunun 50. yılını kutlamakta olduğumuz, 1968 yılında Türkiye’nin ilk işletme fakültesi olarak kurulan ve Türkiye’nin pek çok alanda ilkini gerçekleştirmiş en iyi işletmecilik okulu olan İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi, yeni kurulacak bir üniversiteye bağlanmak istenmektedir. Köklü tarihi ile “İstanbul İşletme” bir markadır ve yok edilmemelidir.

Temelleri 1954 yılında İstanbul Üniversitesi’nde Harvard Business School tarafından atılmış ve 1968 yılında kurulmuş olan İşletme Fakültesi, Dünya’da ülkemizin adını başarıyla temsil etmekte olan tanınırlığı ve akademik itibarı yüksek önemli bir markadır. İstanbul İşletme, işletmecilik eğitiminde Dünya’nın en prestijli kuruluşlarından sayılan AACSB akreditasyonuna sahip Türkiye’nin tek devlet fakültesidir. (Türkiye’de vakıf üniversiteleri dahil 3 fakülte bu akreditasyona sahiptir). İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunlarının diplomaları uluslararası geçerliliktedir.

Onun için, Türkiye’nin en köklü eğitim kurumlarından biri olan İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi, adıyla, tarihi ile, bünyesinde bulunduğu üniversite kültürü ile yaşamaya devam etmelidir.

Arkadaş, durup dururken nerden ve kimin aklına gelir böyle “tuhaf” fikirler ve teşebbüsler? Ne istiyorsunuz bu değerli kuruluştan? 50 yıllık hizmetine saygı duyunuz bari ve huzur içinde keyifle ve gayretle çalışmasını engellemeyiniz. Hizmet demek, “illa bir şeyler yaptığımızı göstereceğiz” diye meydana gelen değerli emekleri bozmak, tarumar etmek midir? Aynen Kadıköy Anadolu Lisesi ve benzerlerinde yapılmak istendiği gibi… Neyi gerçekleştirmek istiyorsunuz esasında siz? Gerçekten düzgün, doğru dürüst ve vicdanlı bir hizmet vermek mi yoksa bin bir emekle vücuda getirilmiş güzel ve değerli yapıtları yavaş yavaş tırpanlayarak yok etmek mi?

Tarih, yapılanları mutlaka yazacaktır hiç şüphe olmasın ve herkesi de hak ettiği yere koyacaktır… Onun için lütfen vicdanınızı azıcık harekete geçirip, gerçekten de “bozmak” yerine yapmakla uğraşınız ve bu saçmalıktan vaz geçiniz.

Like it? Share it!